Saç ekimi bilinenin aksine ciddi bir operasyon. Yapılması basit gibi gözükse de; uzun ve meşakkatli oluyor. Biz de saç ekimi operasyonu gerçekleştiren Egemen Garip ile operasyonun öncesini, sonrasını konuştuk, neden böyle bir operasyona ihtiyaç duyduğunu sorduk.
TÜR: Sesli foto röportaj
FOTOĞRAF: Oğuzcan Akgöl
26 Mart 2015 Perşembe
11 Mart 2015 Çarşamba
Sacit Karademir: Estetik turizminde tıbbi yön ön planda olmalı
Estetik operasyonlar; yıllar geçtikçe ilginin daha da arttığı ve teknolojik gelişmelerle beraber çok ciddi şekilde gelişme gösteren bir alan. Sanılanın aksine son dönemde kadınlar kadar erkekler de estetik operasyon yaptırmak için uzmanlara başvuruyor... Estetik turizmi başta olmak üzere birçok konuyu bu alanda uzmanlaşmış Doktor Sacit Karademir ile konuştuk.
''İnsan hayatını tehlikeye atmayalım''
Her geçen gün biraz daha gelişen ve ilginin arttığı estetik turizmi hakkındaki fikrini alarak başlıyoruz konuşmaya. Türkiye'nin avantajlarından bahsediyor Sacit Karademir, ''Türkiye'nin çevresindeki ülkelerde plastik cerrahi hem ekipman hem de doktor açısından ülkedeki kadar gelişmiş değil. Yapılan müdahaleler tanındıkça da insanlar, fiyat da önemli tabi, burayı daha cazip bulup ameliyata geliyor. Bunu farkeden turizm grubu da hemen devreye girip buraya turistik amaçla getirelim aynı zamanda da ülkeyi gezdiririz diye düşünüyor. Birçok arkadaşımız da bu alana girdi. Ameliyat diyoruz ama saç ekimi ameliyatlarında birçok yerde bu ameliyatı yapan kişiler doktor değil. Özellikle hemşireler bu ameliyatları asiste ederken eğer biz onlara ''yoruldum biraz da sen devam et'' dersek saçı aldıktan sonra hemen bir turizm firmasına giderek siz getirin biz ameliyat ederiz diyerek bu işi amacından çıkarırlar. Bu konuda çok dikkatli olmak lazım çünkü kullanılan ilaçlar eğer dozunda kullanılmazsa son derece sakıncalı olabilir. Hatta bazı hastalarda hayat kaybı bile yaşanabilir. Bu yüzden insan hayatını tehlikeye atmamak gerek.''
''Plastik cerrahi sadece estetik operasyon yapmaz''
Plastik cerrahinin özel çalıştığını belirten Karademir, yalnızca cerrahi operasyonlar yapılmadığını ve bu durumun halk arasında pek bilinmediğini söylüyor; ''Burun ameliyatlarını kulak burun boğaz ve plastik cerrahi klinikleri yapar. Plastik cerrahi çok daha özel çalışır. İhtisas alanı olarak plastik cerrahi, sadece estetik operasyonlar yapan bir branş değil. Estetik cerrahi güzellik ameliyatlarını yapar. Plastik cerrahi ise normal alanı daha güzel hale getirmeyi amaçlar. Rekonstrüksiyon kısmı da yanıklar, kazalar ve diğer nedenlerle kaybedilmiş dokuların, bozulmuş görüntülerin yeniden mükemmel hale getirilme çabasıdır. Halk arasında bu kısım pek bilinmez.''
3 boyutlu tomografi örneği
Yapmış olduğu çalışmalar hakkında bilgi veren Sacit Karademir, kendisinin gün içerisinde hazırladığı 3 boyutlu bir kafatasını yanına alarak, üzerinde yapmış olduğu çalışmayı anlattı: ''Görmüş olduğunuz şey; kafatasının 3 boyutlu tomografi ile çıkartılmış örneğidir. Bu şahsın bir gözü öbüründen 1 cm aşağıda. Sebebi de kaza sırasında bir kemiğin zarar görmesi. Bu hastanın çift görmesi vardı ve beyin bir süre sonra yanlış gören gözün fonksiyonunu iptal eder. Kazadan sonra erken safhada bu düzeltilirse göz kurtarılır. Bilgisayar ortamında yapılan çalışmayla gözün örneği alındı ve ameliyat yapılmadan önce masada bu kafatası üzerinde çalışarak önceden neler yapabileceğimizi analiz etme şansı bulduk.''
Fibonacci: Altın oran
Estetik turizmini Sacit Karademir ile konuştuk. |
''İnsan hayatını tehlikeye atmayalım''
Her geçen gün biraz daha gelişen ve ilginin arttığı estetik turizmi hakkındaki fikrini alarak başlıyoruz konuşmaya. Türkiye'nin avantajlarından bahsediyor Sacit Karademir, ''Türkiye'nin çevresindeki ülkelerde plastik cerrahi hem ekipman hem de doktor açısından ülkedeki kadar gelişmiş değil. Yapılan müdahaleler tanındıkça da insanlar, fiyat da önemli tabi, burayı daha cazip bulup ameliyata geliyor. Bunu farkeden turizm grubu da hemen devreye girip buraya turistik amaçla getirelim aynı zamanda da ülkeyi gezdiririz diye düşünüyor. Birçok arkadaşımız da bu alana girdi. Ameliyat diyoruz ama saç ekimi ameliyatlarında birçok yerde bu ameliyatı yapan kişiler doktor değil. Özellikle hemşireler bu ameliyatları asiste ederken eğer biz onlara ''yoruldum biraz da sen devam et'' dersek saçı aldıktan sonra hemen bir turizm firmasına giderek siz getirin biz ameliyat ederiz diyerek bu işi amacından çıkarırlar. Bu konuda çok dikkatli olmak lazım çünkü kullanılan ilaçlar eğer dozunda kullanılmazsa son derece sakıncalı olabilir. Hatta bazı hastalarda hayat kaybı bile yaşanabilir. Bu yüzden insan hayatını tehlikeye atmamak gerek.''
Sacit Karademir, operasyon öncesi makette çalışma yapıyor. |
Sacit Karademir'in yapmış olduğu maket. |
''Plastik cerrahi sadece estetik operasyon yapmaz''
Plastik cerrahinin özel çalıştığını belirten Karademir, yalnızca cerrahi operasyonlar yapılmadığını ve bu durumun halk arasında pek bilinmediğini söylüyor; ''Burun ameliyatlarını kulak burun boğaz ve plastik cerrahi klinikleri yapar. Plastik cerrahi çok daha özel çalışır. İhtisas alanı olarak plastik cerrahi, sadece estetik operasyonlar yapan bir branş değil. Estetik cerrahi güzellik ameliyatlarını yapar. Plastik cerrahi ise normal alanı daha güzel hale getirmeyi amaçlar. Rekonstrüksiyon kısmı da yanıklar, kazalar ve diğer nedenlerle kaybedilmiş dokuların, bozulmuş görüntülerin yeniden mükemmel hale getirilme çabasıdır. Halk arasında bu kısım pek bilinmez.''
3 boyutlu tomografi örneği
Yapmış olduğu çalışmalar hakkında bilgi veren Sacit Karademir, kendisinin gün içerisinde hazırladığı 3 boyutlu bir kafatasını yanına alarak, üzerinde yapmış olduğu çalışmayı anlattı: ''Görmüş olduğunuz şey; kafatasının 3 boyutlu tomografi ile çıkartılmış örneğidir. Bu şahsın bir gözü öbüründen 1 cm aşağıda. Sebebi de kaza sırasında bir kemiğin zarar görmesi. Bu hastanın çift görmesi vardı ve beyin bir süre sonra yanlış gören gözün fonksiyonunu iptal eder. Kazadan sonra erken safhada bu düzeltilirse göz kurtarılır. Bilgisayar ortamında yapılan çalışmayla gözün örneği alındı ve ameliyat yapılmadan önce masada bu kafatası üzerinde çalışarak önceden neler yapabileceğimizi analiz etme şansı bulduk.''
Sacit Karademir, yaptığı çalışmayı anlatırken. |
Fibonacci: Altın oran
Konuşma esnasındaki ilginç ancak önemli bir bilgi paylaştı Sacit Karademir. İnsanın gözüne güzel olarak gözüken her şeyin bir kural sayıya bağlı olduğunu belirten Karademir, ''Fibonacci sayısı bir İtalyan düşünürün hesaplayıp ortaya attığı bir kural sayıdır. Bir önceki ile sonraki sayının toplamı üçüncü sayıyı veren bir rakamlar dizisinde 1,618 (pi sayısına benzer) olan bir sayı vardır. Bu düşünür, insan vücudundaki göze hoş gelen her şeyi ölçmüş ve hepsinde bu oranın olduğunu tespit etmiş. Hatta salyangozlardaki spiral halkalar arasında da bu oranın olduğunu görmüş. Bu orana uyan yüze sahip kişilerden biri Hülya Avşar'dır mesela. Dünyada bu orana uymayan tek bir araba markası var; Murat 124 (gülüyor).''
TÜR: Multimedya haber
FOTOĞRAF VE VİDEO: E. Özlem Gürpınarlı
TÜR: Multimedya haber
FOTOĞRAF VE VİDEO: E. Özlem Gürpınarlı
5 Mart 2015 Perşembe
İstanbul'da sağlık fuarı ve kongresi: İMT
Estetik turizmi; dünyanın en hızlı gelişen ve büyüyen sektörlerinden biri. Sağlıklı yaşam talebine bağlı olarak artan hareketlilikle beraber bu alan, zaman içerisinde oldukça önemli bir endüstri haline geldi. Sağlık turizminin en önemli alt dallarından biri olan estetik alanındaki bu gelişmelere Türkiye de kayıtsız kalmadı ve sağlık alanında yapmış olduğu yatırımlarla önemli gelişmeler katetti. Buna karşın Türkiye'de sağlık sektörünü baz alarak yapılan çok sayıda fuar ya da kongre girişimi yok. Tek ve belki de en önemlisi geçtiğimiz sene haziran ayında düzenlendi. Haliç Kongre Merkezi'nde gerçekleşen İstanbul Medikal Turizm Fuar ve Kongresi, Dünya Sağlık Turizmi sektörünün önemli isimlerini konuşmacı olarak ağırlaması bakımından büyük önem arz ediyor.
Türkiye'de ilk kez bu denli büyük imkanlarla bir fuar gerçekleştirilmesi, sağlık alanındaki birçok saygın ismi Haliç'teki kongre merkezine getirmiş. Geçtiğimiz yıl ilki düzenlenen ve önümüzdeki senelerde devam etmesi muhtemel İstanbul Medikal Turizm Fuar ve Kongresi'ni koordinatör Murat Ergün ile konuştuk.
''Türkiye coğrafi olarak çok önemli bir yerde''
Dünyanın birçok ülkesinde sağlık sektörüyle ilgili önemli fuar ve kongreler düzenleniyor. Türkiye'de ise bu durumla ilgili yeterli organizasyon görünmüyor. Akıllarına fuar düzenleme fikri geldiğinde tetikleyen unsur bu mu oldu diye soruyorum Murat Ergün'e, yanıtlıyor; ''Aslında tek başına bir fuar değil bizimkisi. "İstanbul Medikal Turizm Fuar ve Kongresi" başlığıyla yola çıkılmıştı fakat sağlık turizminin diğer paydaşları ve sektörü oluşturan diğer alt sektörler biraz daha bu konuda geniş bir başlık altında olmamız gerektiğini söyledi. Neden öncelikle böyle bir proje yapıldı ve düzenlenmeye devam ediyor? Birincisi, Türkiye çok önemli bir destinasyon. 200 milyon kilometre karelik coğrafyadan bahsediyoruz. Bu coğrafyalar içerisinde medikal kadroları en yetkin ve en başarılı olan yer Türkiye. Medikal, teknik altyapısı ve hastane donanımları en iyi olan ülke, Türkiye. Özellikle bazı nitelikli tedavilerde, organ nakli, kemik iliği nakli ve onkoloji vs, Türkiye oldukça başarılı. Tüm bunlara ek olarak coğrafi açıdan çok önemli bir yerde ve hem etik kuralları çok iyi durumda hem de teknik olarak, hastane donanımı olarak çok iyi hizmet verebiliyor. Muhtemelen birkaç yıl içerisinde sağlıkla alakalı ya da daha nitelikli işler yapmaya yönelecek.''
''Bu zamana kadar yalnızca bir kez fuar düzenlendi, o da başarısız oldu''
2014 yılında düzenlenmiş olan fuarla ilgili dikkat çeken en önemli unsurlardan biri de katılımcıların donanımlı kişilerden oluşması. Henüz ilk yılını tamamlamış olmasına rağmen düzenlenen bu etkinliğin, katılımcı kalitesi sayesinde geleneksel bir hal alabileceğini söylüyorum kendisine, ''olabilir'' diye yanıt vererek ekliyor; ''Bugüne kadar Türkiye'de yapılan organizasyonlar göz önünde bulundurulduğunda, Türkiye'de sadece bir tane fuar denemesi olmuş o da başarısızlıkla sonuçlanmış. Haziran ayındaki fuardan sonra elimize geçen final raporunda almış olduğumuz en önemli geri bildirim şu; bu zamana kadar yapılmış olan en dolu ve yapıcı organizasyon olarak görüyorlar bizi. Bu önemliydi.''
''İkinci fuarı Eylül'e erteledik; çünkü...''
İlk fuar haziran ayında yapılmış ve 3 gün sürmüştü. Bu sene yapılacak olan fuar ise eylül ayında. Bunun sebebini sorduğumuzda şöyle açıklıyor; ''Dünyada bu konuda sektörün en önemli organizasyonunu yapan ve en geniş ağa sahip, Amerika merkezli World Medical Tourism Association, bize kendi başvurarak partnerlik çalışması yapmak istediklerini, organizasyonla eş zamanlı birtakım workshop programları yapmayı ve her iki organizasyonun karşılıklı, birbiriyle iş birliği içerisinde olması teklifiyle gelindi ki; bu genelde tersi olan şeylerdir. Genelde Türkiye'den birileri gider, birilerine temsilci olmak ister. Biz de bu teklifi kabul ederek fuarımızı eylül ayına erteledik. Bizim için beklenmedik bir durumdu ancak böyle bir şirketten davet gelince de kayıtsız kalamadık.''
Eylül ayı için şimdiden 4 bin kayıt
İkinci organizasyonun ilkinden belli konularda farklı olacağını söylüyor Murat Ergün: ''Bu sene inandığımız bazı konulardan dolayı, Türkiye'nin çok başarılı olduğu medikal alanlarda bilimsel sempozyumlar ekledik. Onkoloji ve organ nakli alanında, beyin ve sinir cerrahisinde, ortopedide, saç, diş, göz, estetik gibi alanlarda bu işin Türkiye'deki ve dünyadaki uzmanları münazara şeklindeki sempozyumlarda bir araya getireceğiz. Şu an 4 binin üzerinde profesyonel kayıt yaptırmış durumda. Muhtemelen bu sayı organizasyon tarihine kadar 8 ile 10 bin civarına ulaşacak. İstanbul Kongre Merkezi, bu anlamda en önemli ve en nitelikli alanlardan biri olduğu için, tercihimiz hep orası oluyor.''
''Emekleme döneminde bile değiliz''
Son olarak Türkiye'nin sağlık sektöründeki gelişimini soruyorum kendisine. Henüz yolun çok başında olduğunu söylüyor ülkenin: ''Bana göre emekleme döneminde bile değiliz. Birçok üniversitenin tıp fakültesi var. Yetişmiş eleman açığı kapatılmaya çalışılıyor bu arada, sürekli hastane yatırımları yapılıyor. Türkiye sağlık sisteminin çok elit bir seviyeye ulaşabilmesi için, Edirne'den Kars'a Ardahan'dan Trabzon'a eşit ve gerçekten aynı düzeyde aynı oranda hizmet alabiliyor olmanız gerekiyor. Bunun için daha çok uzun zamanımız var.''
NOT: Fuar görüntüleri Murat Ergün'ün izniyle kendisinden alınarak kullanılmıştır.
Türkiye'de ilk kez bu denli büyük imkanlarla bir fuar gerçekleştirilmesi, sağlık alanındaki birçok saygın ismi Haliç'teki kongre merkezine getirmiş. Geçtiğimiz yıl ilki düzenlenen ve önümüzdeki senelerde devam etmesi muhtemel İstanbul Medikal Turizm Fuar ve Kongresi'ni koordinatör Murat Ergün ile konuştuk.
İMT'yi koordinatör Murat Ergün ile konuştuk |
Dünyanın birçok ülkesinde sağlık sektörüyle ilgili önemli fuar ve kongreler düzenleniyor. Türkiye'de ise bu durumla ilgili yeterli organizasyon görünmüyor. Akıllarına fuar düzenleme fikri geldiğinde tetikleyen unsur bu mu oldu diye soruyorum Murat Ergün'e, yanıtlıyor; ''Aslında tek başına bir fuar değil bizimkisi. "İstanbul Medikal Turizm Fuar ve Kongresi" başlığıyla yola çıkılmıştı fakat sağlık turizminin diğer paydaşları ve sektörü oluşturan diğer alt sektörler biraz daha bu konuda geniş bir başlık altında olmamız gerektiğini söyledi. Neden öncelikle böyle bir proje yapıldı ve düzenlenmeye devam ediyor? Birincisi, Türkiye çok önemli bir destinasyon. 200 milyon kilometre karelik coğrafyadan bahsediyoruz. Bu coğrafyalar içerisinde medikal kadroları en yetkin ve en başarılı olan yer Türkiye. Medikal, teknik altyapısı ve hastane donanımları en iyi olan ülke, Türkiye. Özellikle bazı nitelikli tedavilerde, organ nakli, kemik iliği nakli ve onkoloji vs, Türkiye oldukça başarılı. Tüm bunlara ek olarak coğrafi açıdan çok önemli bir yerde ve hem etik kuralları çok iyi durumda hem de teknik olarak, hastane donanımı olarak çok iyi hizmet verebiliyor. Muhtemelen birkaç yıl içerisinde sağlıkla alakalı ya da daha nitelikli işler yapmaya yönelecek.''
![]() |
Murat Ergün, ofisteki yardımcılarıyla beraber. |
''Bu zamana kadar yalnızca bir kez fuar düzenlendi, o da başarısız oldu''
2014 yılında düzenlenmiş olan fuarla ilgili dikkat çeken en önemli unsurlardan biri de katılımcıların donanımlı kişilerden oluşması. Henüz ilk yılını tamamlamış olmasına rağmen düzenlenen bu etkinliğin, katılımcı kalitesi sayesinde geleneksel bir hal alabileceğini söylüyorum kendisine, ''olabilir'' diye yanıt vererek ekliyor; ''Bugüne kadar Türkiye'de yapılan organizasyonlar göz önünde bulundurulduğunda, Türkiye'de sadece bir tane fuar denemesi olmuş o da başarısızlıkla sonuçlanmış. Haziran ayındaki fuardan sonra elimize geçen final raporunda almış olduğumuz en önemli geri bildirim şu; bu zamana kadar yapılmış olan en dolu ve yapıcı organizasyon olarak görüyorlar bizi. Bu önemliydi.''
![]() |
Avrupa Meme Merkezleri de fuarda stand açanlar arasında. |
''İkinci fuarı Eylül'e erteledik; çünkü...''
İlk fuar haziran ayında yapılmış ve 3 gün sürmüştü. Bu sene yapılacak olan fuar ise eylül ayında. Bunun sebebini sorduğumuzda şöyle açıklıyor; ''Dünyada bu konuda sektörün en önemli organizasyonunu yapan ve en geniş ağa sahip, Amerika merkezli World Medical Tourism Association, bize kendi başvurarak partnerlik çalışması yapmak istediklerini, organizasyonla eş zamanlı birtakım workshop programları yapmayı ve her iki organizasyonun karşılıklı, birbiriyle iş birliği içerisinde olması teklifiyle gelindi ki; bu genelde tersi olan şeylerdir. Genelde Türkiye'den birileri gider, birilerine temsilci olmak ister. Biz de bu teklifi kabul ederek fuarımızı eylül ayına erteledik. Bizim için beklenmedik bir durumdu ancak böyle bir şirketten davet gelince de kayıtsız kalamadık.''
![]() |
Akdeniz Estetik'in fuardaki standından bir görüntü. |
Eylül ayı için şimdiden 4 bin kayıt
İkinci organizasyonun ilkinden belli konularda farklı olacağını söylüyor Murat Ergün: ''Bu sene inandığımız bazı konulardan dolayı, Türkiye'nin çok başarılı olduğu medikal alanlarda bilimsel sempozyumlar ekledik. Onkoloji ve organ nakli alanında, beyin ve sinir cerrahisinde, ortopedide, saç, diş, göz, estetik gibi alanlarda bu işin Türkiye'deki ve dünyadaki uzmanları münazara şeklindeki sempozyumlarda bir araya getireceğiz. Şu an 4 binin üzerinde profesyonel kayıt yaptırmış durumda. Muhtemelen bu sayı organizasyon tarihine kadar 8 ile 10 bin civarına ulaşacak. İstanbul Kongre Merkezi, bu anlamda en önemli ve en nitelikli alanlardan biri olduğu için, tercihimiz hep orası oluyor.''
![]() |
Avrupa Diş'in kurmuş olduğu stand. |
''Emekleme döneminde bile değiliz''
Son olarak Türkiye'nin sağlık sektöründeki gelişimini soruyorum kendisine. Henüz yolun çok başında olduğunu söylüyor ülkenin: ''Bana göre emekleme döneminde bile değiliz. Birçok üniversitenin tıp fakültesi var. Yetişmiş eleman açığı kapatılmaya çalışılıyor bu arada, sürekli hastane yatırımları yapılıyor. Türkiye sağlık sisteminin çok elit bir seviyeye ulaşabilmesi için, Edirne'den Kars'a Ardahan'dan Trabzon'a eşit ve gerçekten aynı düzeyde aynı oranda hizmet alabiliyor olmanız gerekiyor. Bunun için daha çok uzun zamanımız var.''
NOT: Fuar görüntüleri Murat Ergün'ün izniyle kendisinden alınarak kullanılmıştır.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)