Oytun İdil ile yüz gerdirme ameliyatlarını konuştuk. |
''Nedir yüz gerdirme?'' diye sorduğumda, ''herkes bunu soruyor'' diye gülerek yanıt veriyor Oytun İdil. Soruma ek olarak; kendilerini arayan hastaların ikinci olarak işin fiyat kısmıyla ilgilendiğini belirtiyor. İdil, tedavinin hasta bazlı olduğunu bu sebeple ameliyattaki en önemli kısım olarak bunu gördüğünü söylüyor; ''Yüz germe ameliyatları kişiye göre planlanan bir ameliyat türüdür. Boyundan alna kadar hangi bölgelerin gerileceğine bakmanız lazım. Bazı hastanın sadece göz çevresinin gerilmesi gerekiyor bazısında ise yanak bölgesinin gerilmesi yeterli oluyor. Bazısının yanak ve boynunu germek gerekir. Böyle birbiriyle girişik birkaç bölge vardır. Hastayı görüp ona göre planlarsın. Bu sebepten; sabit bir ücret ve plandan bahsedemeyiz. Bazı hastada kapalı yöntem, bazısında ise açık yöntem kullanmak gerekir. Bu, yerine göre değişir. ''
Çok sayıda yüz gezdirme tekniği olduğunu görüyorum ufak bir araştırma sonucunda. Fakat Oytun İdil, yöntemler arasında ayrım yapmanın, doğru-yanlış belirlemenin sağlıklı olmadığı kanısında: ''Çok yanlış bir anlayış var. 'Hangisi daha iyi, kapalı mı açık mı?' diye soruyorlar mesela. Hiç alakası yok. Biri birinin üstüne gelmez. Bunlar birbirlerinin alternatifi değildir yani. Her birinin yeri farklıdır.''
Plastik cerrahi uzmanı Oytun İdil. |
Bu noktada açık ve kapalı ameliyat arasındaki farkı soruyorum kendisine, yanıtlıyor; ''Kapalı yüz germe uzun dönemlik iş. Açık yüz germe biraz daha çabuk iş. Kapalı yöntem daha çok yüzün üst kısmına, daha doğrusu orta kısmına, etkilidir. Göz çevresine, elmacık kemik bölgesine... Kapalı yöntem, saçın içinden girilerek yapılır. Hemen kemiğin üzerinden sıyırarak gelirsin. Çok derin olabilecek dokulardan girilir. Açık yöntem, kulak önünden yapılır. Dikiş izi kalır. Çok ince bir çizgi şeklinde kalıyor. Yanaktaki bazı katmanların arasından yapılır. Bu biraz tecrübe ister. O katmanları kaldırabiliyorsanız, orada bir tabaka ile karşılaşırsınız ve bu tabaka çok incedir. Bazen o kadar ince oluyor ki arkası görünüyor. O tabakayı güzelce soyarsanız, kaldırabilirseniz yüz germeyi çok güzel sağlarsınız. Zaten onu gererek yüz germe yapıyorsun. Boynu germek gerekebilir. Boyundaki kas yapısı sarkmışsa, boyunda çizgi çizgi çıkar kaslar, onları düzeltme yapmak gerekebilir. Bazen kası bir yerlerde kesip şeklini değiştiriyoruz. Açılabilir boyun görüntüsü vermeye çalışıyoruz.''
En fazla iki ameliyat
Yüz gerdirme ameliyatlarında yapılan bir ameliyatın 15-20 yıl etkili olduğunu söylüyor Doktor İdil. Bir insanın da ömrü gereği en fazla iki kez yüz gerdirme ameliyatına ihtiyaç duyduğunu ekliyor: ''Genelde iki defa ameliyat olur. Bir ameliyat geçirdiyse o ameliyatın etkisi 10-15 sene devam eder. Belki 15 sene sonra ikinciyi olur, üçüncü kez olan çok azdır.''
Yıllar sonra yapılan ikinci ameliyatın zorunlu olmadığını belirten Oytun İdil, bu durumun ihtiyaç dahilinde gerçekleşebileceğini belirtiyor: ''İkinci ameliyat ihtiyaçla bağlantılı. Komplikasyon falan olursa onu saymayalım. Bahsettiğim şey o değil. İlk ameliyattan sonra ikinci yüz gerdirme ihtiyacı en az 10-15 sene sonra ortaya çıkar. O zaman olursa ikinciyi olur. Ama üçüncüyü olan hasta çok azdır. 40 yaşında ilk yüz gerdirme ameliyatını olduysa hasta, muhtemelen ikinci gerdirmesi 55-60 yaşında olur. Ondan sonra da olmaz zaten.''
Ameliyat sonrası
Yüz gerdirme operasyonlarının hastalar üzerindeki etkisini soruyorum bu kez Oytun İdil'e. Kendisi, hastaların iyileşme süresinin uygulanan tedavi yöntemine bağlı olarak değişiklik gösterdiğini ifade ediyor: ''Endoskopik yüz gerdirmenin iyileşme süresi uzun sürer. Bir-bir buçuk ayı en fazla iki ayı geçmez. Bu da hastanın durumuna ve kendisine uygulanan tedavi yöntemine bağlı.''
Yüz gerdirme ameliyatlarında son dönemde önemli bir değişiklik söz konusu. Artık bu ameliyatlar tek başına yapılmıyor. Operasyon esnasında yüze yağ enjeksiyonu da yapılıyor. Oytun İdil'den bu konu hakkında fikirlerini alıyorum: ''Son yıllarda yüz gerdirmeyle fix olarak yaptığımız bir şey var: Yüze yağ enjeksiyonu. Çünkü eskiden hastalar ameliyat olduktan sonra ilk bir aydaki dolgunluğu, yüzündeki şişkinliği daha sonra aradıklarını söylüyorlar. Yüzün şişliği indikçe keşke o şişlik biraz kalsaydı diyorlar. Çünkü yüz germede, sarkma dışında biraz hacim kaybı da oluyor mutlaka. Biz o yüzden yüz gerdirme yaptığımızda o hacmi yerine koymak için yağ enjeksiyonu da yapıyoruz. Uzun bir süre hastanın yüzündeki o estetik dolgunluğu sağlıyor.''
TÜR: Fotoğraflı haber
FOTOĞRAF: Hakan İnci